Suudi Arabistan Prensi Alwaleed bin Talal, Twitter’daki mevcut 1,9 milyar dolarlık payının Musk’ın satın aldığı Twitter’a transfer sürecinin tamamlandığını duyurmuş ve 44 milyar dolarlık satışın finanse edilmesine yardımcı olmuştu. Hareketle, Musk’ın akabinde Twitter’ın ikinci en büyük hissedarı Suudiler oldu.
SUUDİLER EN BÜYÜK İKİNCİ HİSSEDAR OLDU
ABD’de demokrat senatör Chris Murphy, geçtiğimiz gün yaptığı açıklamada “ABD siyasetini etkileme konusunda açık bir çıkarı olan Suudilerin, en büyük toplumsal medya platformlarından birinin en büyük ikinci hissedarı olmasından tasa etmeliyiz” dedi.
CNN’in haberine nazaran Murphy, ABD’deki Yabancı Yatırım Komitesi’ni (CIFUS), Suudilerin bu atılımının ‘ulusal güvenlik etkileri’ hakkında bir soruşturma yürütmeye çağırdı. ABD Hazine Bakanlığı’nın başkanlık ettiği kurumlararası komite olan CIFUS, ABD işletmelerinin yabancı alıcılar tarafından devralınmasını inceler ve tasa uyandıran süreçleri engelleme gücüne sahiptir.
MUSK DA İNCELENEBİLİR
Peki Musk da bu inceleme kapsamında olabilir mi? CNN Business’ın haberine nazaran, Musk geçen hafta Twitter’ı resmen devralsa da, yeniden de ulusal güvenlik incelemesine tabi olabilir. Kongre’ye sunulan 2021 yıllık CFIUS raporuna nazaran, komitenin bir üyesi ulusal güvenlik kaygıları olduğuna inanırsa, komite ‘bekleyen yahut tamamlanmış süreçleri gözden geçirme’ yetkisine sahip oluyor.
Murphy, bir diğer büyük toplumsal medya platformu olan TikTok’un da Çinli bir şirkete ilişkin olduğunu belirterek, “Tehlikede olan açık bir ulusal güvenlik sorunu var ve CFIUS bir inceleme yapmalı” dedi. Toplumsal medyadaki değişime değinen Murphy “Bu tehlikeli bir eğilim ve bunu kabul etmek zorunda değiliz” diye konuştu.
BEYAZ SARAY’DAN AÇIKLAMA YOK
Hem Beyaz Saray hem de Hazine Bakanlığı, Murphy’nin davetine şimdi karşılık vermedi.
Bu ayın başlarında Twitter payları, Bloomberg’in, Biden idaresinin Musk’ın kimi teşebbüslerini ulusal güvenlik incelemelerine tabi tutma konusunda tartıştığını bildirmesinin akabinde düşmüştü. Lakin ABD’li yetkililer ve Ulusal Güvenlik Kurulu Sözcüsü Adrienne Watson habere reaksiyon göstermişti.
