Galatasaray’da futbolcuların maaşlarının ödenmesi ile ilgili haberler gündeme gelmeye devam ediyor. Geçtiğimiz dönem forma giyen Erick Pulgar’ın menajeri alacaklarının ödenmemesi nedeniyle sarı-kırmızılılara ihtar çekmişti. Üstün Lig devinde Hollandalı sol bek Patrick van Aanholt da tıpkı münasebetle bir atakta bulunmuştu. Son olarak ise Lucas Torreira’nın menajerinin ihtar çektiği gündeme geldi.
Milliyet gazetesi muharriri Tayfun Bayındır, sarı-kırmızılı takımda yaşananları kıymetlendirdi.
İşte Tayfun Bayındır’ın değerlendirmeleri:
“Galatasaray’da tehlike çanları çalmaya başladı. Yanlış anlaşılmasın, hakem yanılgıları, Okan Buruk’la ilgili “gidecek” söylentileri, Ömer Bayram’ın “zamansız” ifşaatlarından bahsetmiyorum. Bahsedeceğim bahis kulübün mali yapısıyla ilgili… Ağustos ayının son günlerinde transfer taksitlerinin ödenemediği, maaşların da bir ay geriden yatırıldığına ait bir bilgi edinmiştim. Çabucak Dursun Özbek lideri aradım. Dursun lider “Ödememe durumu yok. Bu her kulüpte olan şeyler, 15-20 gün geriden geliyoruz. Aşılamayacak sorun değil” karşılığını verdi. Ben de haberi askıya aldım. Galatasaray’ın bir numarası ‘sorun yok’ demişti zira…
Mali darboğaz
Oysa artık görüyorum ki, durum hiç de o denli Dursun Özbek liderin söylediği üzere değil. Transfer periyodunun tartışmasız şampiyonu; Icardi, Mertens, Toreira, Oliveira, Mata, Rashica, Dubois üzere harikulade yıldızları bir evvelki dönem harcadığından daha ucuza getirerek büyük sükse yapan Galatasaray mali darboğazın kapısında… Futbolcuların aylıkları 1.5 ay geriden ödeniyor, yabancıların menajerleri kulübün kapısını aşındırmaya başladı bile…
Neden derseniz; bunun 2 ana sebebi var. Birinci sebep direkt Lider Dursun Özbek’le alâkalı… Seçim öncesi cebindeki cüzdanı delegelere sallayan ve “Bütün paraları cebimden ödeyeceğim” kelamı veren ve kasa kolaylığı yapacağını söyleyen deneyimli lider, şimdi 2 milyon dolar verdi kulübe… Bu da ödemelerde büyük ıstırap yaratıyor.
İkinci sebep ise Cemal Özgörkey… Seçimde, “Paradan yana derdiniz olmasın, ben para profesörüyüm” imajı çizen Özgörkey, şimdi elini hiç cebine atmadı. Kendisine bağlı dijital haklar, mağazacılık ve sponsorluk hususlarında ise negatif manada rekora koşuyor.
Gelirler çok düşük
Bu kadar büyük transferlerin yapıldığı dönemde GS Store’ların rekor kırmasını beklemez misiniz? Enflasyonun tavan yaptığı, maliyetlerin yüzde 90 arttığı son 5 ayda; mağazacılık gelir artışı enflasyonun da altında kaldı ve “gelir” hanesi eksi yazmaya devam ediyor. Şöyle söyleyelim; Fenerbahçe’nin mağazacılıkta yarattığı gelir, Galatasaray’ın 4 katı… Eser çeşitliliğinde ise yüzde 100 fark attı.
“Forma satışından para gelmezse sponsorluk gelirleri var, Galatasaray kesin rekor kırmıştır” diyenleriniz olabilir. Lakin kötü halde yanılır; zira tekrar bu kadar dünya yıldızının transfer edildiği devirde, geçen dönemden devam eden muahedeler dışında, bu dönem sağlanan gelir yalnızca 1 milyon 800 bin dolar. Kol sponsorluğu bile Beşiktaş’ın yarı fiyatına (10 milyon lira) yenilendi…
Sponsor yokluğundan Dinçer Azaphan’a toplam 11 sponsorluk yaptırılıyor ki, onlardan gelen toplam gelir de 18 milyon lira… Halbuki beklenen gelir 18-20 milyon dolar ortasındaydı.
Asıl rakip parasızlık
Dijital haklar konusuna hiç girmeyelim; zira Galatasaray’da bu türlü bir gelir kalemi yok. Avrupa, NFT gelirleri ve kur farkı ile geçen döneme nazaran 30 milyon dolar eksi yazan Galatasaray’ın üstünde kara bulutlar dolaşıyor.
Yani… Bu gidişle Galatasaray’ın bu sezonki en büyük rakibi ne hakemler olur ne ezeli rakipleri… Olsa olsa “parasızlık” olur. Dursun Özbek kelamını verdiği paraları ödemezse, Erden Timur taşın altına elini koymazsa ve elbette Cemal Özgörkey tarihin en başarısız gelir yaratma idaresine devam ederse; Galatasaray bugünleri çok arar.”
