TRT Haber’den Sertaç Aksan’ın haberine nazaran Türk Silahlı Kuvvetleri’nin son periyottaki en büyük hava harekatlarından biri olan Pençe-Kılıç kapsamında Suriye ve Irak’ın kuzeyindeki terör bölgeleri eş vakitli vuruldu. Ortalarında kelamda üst seviye isimlerin de bulunduğu 184 teröristin öldürüldüğü duyuruldu.
Harekatın sonuçları kadar öncesinde yaşananlar da dikkat alımlı. Bilhassa, ABD’nin Erbil Başkonsolosluğu’nca Türkiye’nin Suriye ve Irak’ın kuzeyinde askeri harekat düzenleyebileceğine dair yaptığı ‘uyarı’ tartışılmaya devam ediyor.
Bölgeyi yakından takip eden isimlere nazaran ihtarın yapıldığı alandaki ABD vatandaşlarının sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Kamuya açık kaynaklardan yapılan bu ikaz haliyle başta PKK-PYD mensubu teröristler olmak üzere bölgedeki herkesin önlem almasını kolaylaştırıyor.
Bu noktada karşımıza bir soru daha çıkıyor… ABD, Türkiye’nin bölgeye yönelik bir harekat icra edeceğini nasıl biliyor? Ankara, rastgele bir ülkeye operasyon yapacağına dair bilgi vermekle yükümlü mü? Bu durumun uluslararası hukuk penceresinden yansımaları nasıl görünüyor?
Tüm bu soruların cevabını milletlerarası hukuk alanında bedelli çalışmaları olan Prof. Dr. Selami Kuran ile konuştuk.
