Önemli kestane üretim merkezlerinden Aydın ve İzmir ortasında kalan dağlarda havanın serinlemesi ile birlikte hasat telaşı başladı. Birebir vakitte değerli bir ihracat eseri olan kestanenin hasadı için komandolar üzere ağaçlara tırmanan özel eğitimli çalışanlar azaldığı için kestane çırpıcılarına mühendislerden daha fazla fiyat veriliyor.
Aydın’ın Köşk, Sultanhisar, Nazilli ve İzmir’in Ödemiş ilçesi ortasında kalan dağlarda üreticiler şu günlerde adeta vakitle yarışırken, yüksekliği yer yer 60-70 metreye kadar ulaşan kestane ağaçlarına tırmanan erkekler tarafından hasadı yapılan kestaneler, bayanlar tarafından toplanıyor. Dökek alanı ismi verilen bölgelerde olgunlaşması beklenen kestaneler daha sonra dikenlerinden ayıklanarak ihracata hazırlanıyor.
Sezonun yeni başlaması sebebiyle daha piyasanın oluşmadığını söyleyen kestane üreticisi Muhammed Palaz, “Babamın çocukluğundan ben doğduğumdan beri bu işle uğraşıyoruz. Dedelerimizden ninelerimizden kalma bir meslek. Kestane dönemi yeni başladı. Şimdilik kestaneleri ağaçtan döküyoruz. Döktüklerimiz toplayıp gömüyoruz. Belirli bir müddet gömülenlerin dikeni çürüdükten sonra oradan çıkarıp pazarlamasını yapıyoruz. Bu sene biraz kuraklık olmasına karşın rekolte hoş. Tanesi ve kalitesi pek yeterli. Şimdi piyasa açılmadığı için muhakkak bir fiyat yok. Geçen sene 28-35 TL civarındaydı. Bu yıl 40-45 TL civarında bekleniyor. Şimdi piyasa oluşmadı. Yaklaşık 15 gün sonra belirli olur. Kestane çırpma işinin çok derecede tehlikesi var tabi. Mevtle sonuçlanabilen hadiseler oluyor. Lakin çocukluğundan beri bu işin içinde yetişmiş olan beşerler alışık. Biraz da dikkat olduğunda rastgele bir tehlike kelam konusu olamaz” diye konuştu.
“GENÇLER AĞAÇ İŞİNE SICAK BAKMIYOR”
Her geçen gün kestane ağaçlarına çıkacak çırpıcı bulmanın zorlaştığını tabir eden kestane üreticisi Hasan Palaz ise “Yeni dönem, 1 haftadır ağır bir formda devam ediyor. Yaklaşık 25 gün daha bu biçimde masraf. Kuraklık olduğu halde şu anki rekolte hoş. Mahsulün bu biçimde gitmesi bizleri memnun edeceğine inanıyorum. Fiyatlar için bir şey diyemeyiz lakin yaklaşık 10 gün sonra piyasa büsbütün açılır. Geçen sene 30 TL civarındaydı bu yılki fiyat 40-45 TL civarında seyrederse bu çiftçinin yüzü güler. Çiftçi olarak biz üretiyoruz lakin ürettiğimiz bu ağaçları çırpma konusunda silkici konusunda baya bir meşakkat yaşıyoruz. Geriden gelen gençler ağaç işine severek bakmıyor. Çekirdekten bu ağaca çıkmadığı için baya düşünce yaşıyoruz. Personel bulmak bu mevzuda zor” dedi.
“HER İŞİN ZORLUĞU VAR”
Yere düşürülen kestaneleri eldivenler ile topladıklarını tabir eden Nesibe Palaz, “Eldiven var, dikenleri batmasın diye onlarla topluyoruz. Tabi her işin kendine nazaran zorluğu var. Güç da olsa yapıyoruz. Ekmek paramız bu. Tabi işin hoş yanında var topladığımız eserlerden kendimizde akşam sobanın başında keyfini sürüyoruz. Haşlamasını yapıyoruz, közlemesini yapıyoruz. Hoş oluyor haliyle” dedi.
